Sayfa 2/2 İlkİlk 12
16 sonuçtan 11 ile 16 arası

Konu: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

  1. #11
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

    AÇIK-SAÇIK KADIN VE KIZLARI VE RESİMLERİNİ YAYMAK

    Avrupa medeniyeti namı altında nefsaniyetten avlıya*rak ahlâk-ı umumiyeyi ve vicdan-ı ammeyi bozmaya çalışan ve âhirzaman fitnesini ateşlendiren ve Süfyaniyetin istinad noktası olan gizli ifsad komitesi, açık-saçık kadın ve kızları ve resimlerini her sahada yaygın hale getirip, manevî hayatı bozmaya çalıştığını bildiren Bediüzzaman Hazretleri bir eserinde şöyle der:

    «Sanemperestliği şiddetle Kur’ân men ettiği gibi, sanemperestliğin bir nevi taklidi olan suretperestliği de men eder. Medeniyet ise, suretleri kendi mehâsi*ninden sayıp Kur’ân’a mu*âraza etmek istemiş. Halbuki, gölgeli, gölgesiz su*retler, ya bir zulm-ü müte*haccir veya bir riyâ-yı mütecessid veya bir heves-i mü*tecessimdir ki, be*şeri zulme ve riyâya ve hevâya, he*vesi kamçılayıp teşvik eder.

    Hem Kur’ân, merhameten, kadınların hürme*tini muhafaza için, hayâ perdesini takmasını em*re*der—tâ hevesât-ı rezilenin ayağı altında, o şef*kat ma*denleri zillet çekmesinler; âlet-i hevesat, ehemmiyetsiz bir metâ hükmüne geçmesin*ler.HAŞİYE 2 Medeniyet ise, kadınları yuvalarından çıkarıp, perdelerini yırtıp, be*şeri de baştan çıkar*mıştır.» (Sözler sh: 410)

    «Meselâ, (Bakara Sûresi, 2:49 ayeti) Benî İs*rail’in oğullarının kesilip kadın ve kızlarını hayatta bırak*mak, bir Firavun zamanında yapılan bir ha*dise ünva*nıyla, Yahudi milletinin ekser memle*ketlerde her asırda maruz olduğu müteaddit katli*amları, kadın ve kızları hayat-ı beşeriye-i sefihâ*nede oynadıkları rolü ifade eder.» (Sözler sh: 402)

    Milletimizi Avrupa hayatına alıştırarak İslâmiyetten sinsice uzaklaştırmaya çalışan aynı cereyanın iktisadî saha*daki ifsadatından da bahseden Bediüzzaman Hazretleri şu ikazı yapar:

    «Medeniyet-i garbiye-i hâzıra, semavî dinleri tam dinlemediği için, beşeri hem fakir edip ihtiyacatı ziya*deleştirmiş. İktisat ve kanaat esasını bozup israf ve hırs ve tamahı ziyadeleştir*meye, zulüm ve harama yol açmış.

    Hem beşeri vesait-i sefahete teşvik etmekle, o bi*çare muhtaç beşeri tam tembelliğe atmış, sa’y ve ame*lin şevkini kırıyor. Hevesata, sefahete sevk edip öm*rünü faydasız zayi ediyor.» (Emirdağ Lâhikası-ll sh: 100)

    «Ey bu vatan gençleri! Frenkleri taklide çalışma*yınız. Âyâ,([8]) Avrupa’nın size ettikleri hadsiz zulüm ve adâvetten sonra, hangi akılla onların sefahet ve bâtıl efkârlarına ittibâ edip emniyet ediyorsunuz? Yok, yok! Sefihâne taklit edenler, ittibâ değil, belki şuursuz ola*rak onların safına iltihak([9]) edip kendi kendinizi ve kar*deşlerinizi idam ediyorsunuz. Âgâh olunuz ki, siz ah*lâksızcasına ittibâ ettikçe, hamiyet([10]) dâvâsında yalancı*lık ediyorsunuz. Çünkü şu surette ittibâınız, milliyeti*nize karşı bir istihfaf*tır ve millete bir istihzâdır.([11])» (Lem’alar sh: 120)


  2. #12
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

    İKİ AVRUPA

    Avrupaya ve Avrupa hayranlarına şiddetle hitab eden Bediüzzaman Hazretleri, muhatabını ikiye ayırdığını şöyle açıklar:

    «Yanlış anlaşılmasın, Avrupa ikidir. Birisi, İsevîlik din-i hakikîsinden aldığı feyizle hayat-ı içtima*iye-i beşeriyeye([12]) nâfi san’atları ve adalet ve hakkani*yete hizmet eden fünunları takip eden bu birinci Av*rupa’ya hitap etmiyorum. Belki, felsefe-i tabi*iye*nin zulmetiyle, medeniyetin seyyiâtını mehâsin zannede*rek beşeri sefâhete ve dalâlete sevk eden bozulmuş ikinci Avrupa’ya hitap ediyorum.» (Lem’alar sh: 115)

    ..diyen Bediüzzaman Hazretleri şu ölçüyü de nazara verir:

    «İmana ait bilgilerden sonra en lâzım ve en mü*him a’mâl-i salihadır. Sâlih amel ise, maddî ve mânevî hukuk-u ibâda([13]) teca*vüz etmemekle, hukukullahı da bi*hakkın ifa et*mekten ibarettir. Ecnebîlerden alınan maddî bil*giler, san’at ve terakkiyata âit ise, lâzımdır. Sefa*hete dair ise muzırdır.» (Mesnevî-i Nuriye sh: 115)

    «Biz millet-i Osmaniye erkeğiz. Kamet-i merdane-i istidad-ı milliyemize([14]) kadınların libası gibi süslü sefa*het ve hevesat ve israfat yakışmıyor. Binaenaleyh, al*danmayalım. ‘huz ma safa de’ma keder’ kaidesini düstu*ru’l-amel yapalım. Şöyle ki:

    Ecnebiyede terakkiyat-ı medeniyeye yardım ede*cek noktaları (fünun ve sanayi gibi) maal*memnuniye alacağız.

    Amma medeniyetin zünub ve mesavîsi olarak bazı âdât ve ahlâk-ı seyyie([15]) ki, ecnebîlerde meha*sin-i mede*niye-i kesiresiyle muhat([16]) olduğu için çirkinliğini o ka*dar göstermiyor. Biz ise, aldığımız vakit su-i talih ci*hetiyle ve su-i intihap([17]) tarikiyle müşkilü’t-tahsil([18]) meha*sin-i medeniyeti([19]) terk edip, çocuk gibi heva ve hevese muvafık zünub-u me*deniyete kesb([20]) ettiğimizden, mu*hannes gibi (yani kadınlaşmış erkek gibi) veya müte*reccile gibi (yani erkekleşmiş kadın gibi) oluruz. Kadın, erkek gibi giyinse maskara olur. Erkek, kadın gibi süs*lense muhannesliktir, yakışmaz. Mert ve âlihim*met, zîb ü zîverle([21]) muzahraf([22]) cilveli hanım gibi ol*mamalı.

    Elhasıl: Zünub([23]) ve mesâvî-i medeniyeti,([24]) hudud-u hürriyet ve medeniyetimize girmekten seyf-i şeri*atla([25]) yasak edeceğiz.» (Divan-ı Harb-i Örfî sh: 70)


  3. #13
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

    NEFİSLERİ BA*ŞIBOŞ BIRA*KMAK

    İşte müslüman milletimizin içine girmesi istenmeyen bu günahkâr Avrupa medenî hayatını, Süfyaniyet cereyanı, girmesine kapı açtı ve âhirzaman fitnesi meydana geldi. Bediüzzaman Hazretleri bir hadîsi açıklarken diyor ki:

    «İslâm Deccalı olan Süfyan dahi, şeriat-ı Muhammediyenin (A.S.M.) ebedî bir kısım ahkâmını nefis ve şeytanın desiseleri ile kal*dır*mağa çalışarak hayat-ı beşeriyenin maddî ve manevî rabıtalarını boza*rak, serkeş ve sarhoş ve sersem nefisleri ba*şıboş bıra*karak, hürmet ve merhamet gibi nurani zincirleri çö*zer; hevesat-ı müteaffine([26]) bataklığında, bir*birine sal*dırmak için cebrî bir serbestiyet([27]) ve ayn-ı is*tibdad bir hürriyet vermek ile dehşetli bir Anarşist*liğe meydan açar ki, o vakit o insanlar gayet şiddetli bir istib*dad*dan başka zabt altına alınamaz.» (Şualar sh:593)

    Süfyaniyet creyanının ifsadıyla milletin bir kısmına aşılanan Avrupa’nın sefih medeniyetinden uzak duran ve ondan uzak durulmasını ders veren Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerine sorulan bir sual ve cevabından bir kısmı aynen şöyledir:

    «Sual: Sen eskiden şarktaki bedevî aşâirde seya*hat ettiğin vakit, onları medeniyet ve terakki*yata çok teşvik ediyordun. Neden kırk seneye ya*kındır medeni*yet-i hâzıradan “mim’siz”([28]) diyerek hayat-ı içtimaiyeden çekildin, inzivaya sokuldun?

    Elcevap: Medeniyet-i hâzıra-i garbiye,([29]) semavî ka*nun-u esasîlere([30]) muhalif olarak hareket ettiği için sey*yiatı hasenatına, hatâları, zararları, fayda*larına râcih([31]) geldi. Medeniyetteki maksud-u hakikî olan istirahat-i umumiye([32]) ve saadet-i hayat-ı dün*yeviye bozuldu. İktisat, kanaat yerine israf ve se*fahet; ve sa’y ve hiz*met yerine tembellik ve istira*hat meyli galebe çaldı*ğından, biçare beşeri hem gayet fakir, hem gayet tem*bel eyledi.» (Emirdağ Lâhikası-ll sh: 99)


  4. #14
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

    AİLE HAYATINI BOZMA PLANLARI

    Bilhassa şu Süfyanî ifsadın dayandığı mimsiz me*deniyetin daima değiştirilip israfa sokan ve heva ve hevesi kabartıp insanları çılgına çeviren moda ve fan*taziyelerinin aile yuvasına girmekle yaptğı tahribattan ikaz eden Bediüzzaman Hazretleri bir eserinde şöyle der:

    «Şimdiki terbiye-i medeniye perdesi altındaki hayvanca*sına muvakkat bir refakatten([33]) sonra ebedî bir mu*farakate([34]) mâruz kalan o aile hayatı, esasıyla bozu*luyor.

    Hem Risale-i Nur’un bir cüz’ünde denilmiş ki: Bahtiyardır o adam ki, refika-i ebediyesini kay*betme*mek için saliha zevcesini([35]) taklit eder, o da salih olur. Hem bahtiyardır o kadın ki, kocasını mütedeyyin([36]) gö*rür, ebedî dostunu ve arkadaşını kaybetmemek için o da tam mütedeyyin olur, sa*adet-i dünyeviyesi içinde saadet-i uhreviyesini ka*zanır. Bedbahttır o adam ki, sefahete girmiş zev*cesine ittibâ eder, vazgeçirmeye ça*lışmaz, kendisi de iştirak eder. Bedbahttır o kadın ki, zevcinin fıskına([37]) bakar, onu başka bir surette taklit eder. Veyl([38]) o zevc ve zevceye ki, birbirini ateşe atmakta yardım eder. Yani, medeniyet fantaziyelerine bir*birini teşvik eder.

    İşte, Risale-i Nur’un bu mealdeki cümlelerinin mânâsı budur ki: Bu zamanda aile hayatının ve dün*yevî ve uhrevî saadetinin ve kadınlarda ulvî seciyelerin([39]) inkişafının sebebi, yalnız daire-i şeriat*taki âdâb-ı İslâmiyetle olabilir.» (Lem’alar sh: 202)

    «Demek onlar daire-i terbiye-i İslâmiye içinde mes’ut bir aile ha*yatını geçirmeye mahsus bir nevi mübarek mah*lûkturlar. Bu mübarekleri ifsad eden komite*ler kahrolsunlar! Allah, bu hemşirelerimi de bu ser*serilerin şerlerinden muhafaza eylesin. Âmin.» (Lem’alar sh: 203)

    Bütün bu beyan, ikaz ve dersler, gizli cerayan olup sinsice ifsad eden Süfyaniyetin, cemiyetin her sahasında gö*rülen ifsadata karşı yapılan ikazlardan az bir kısmıdır.


  5. #15
    BaRLa
    BaRLa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)

    Standart Cevap: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

    NETİCE:

    Süfyan ve Deccal denilince, onların cereyanı olan Süfyaniyet ve Deccaliyet, yani mezkûr mânâdaki ifsad*lar yani moda, asrîlik, sosyete, medenîlik ve Avrupalılaşmak mânâlarıyla umumileşen günün bozuk hayatı nazara alın*malıdır. İşte o zaman bu şerlerden uzak durma anlayış ve gayretine sahip olunabilir.

    Böyle dehşetli âhirzaman fitnesinden kurtulmanın ça*resi ise, Risale-i Nur eserleri olduğunu tekraren nazara ve*ren Bediüzzaman Hazretlerinin şu iki ders ve beyaniyle son veriyoruz. Şöyle ki:

    «Ehl-i imana hücum eden ehl-i dalâlet, bu asır cemaat zamanı olduğu cihetiyle, cemiyet ve komitecilik([40]) mayasıyla bir şahs-ı mâ*nevî ve bir ruh-u habîs olmuş, Müslüman âle*mindeki vicdan-ı umumî ve kalb-i küllîyi bozuyor. Ve avâmın taklidî olan itikadlarını himaye eden İslâmî perde-i ulviyeyi yırtıyor ve hayat-ı imani*ye*yi yaşatan, an’aneyle gelen hissiyat-ı mütevâriseyi([41]) yandırıyor. Herbir Müslüman tek başıyla bu deh*şetli yangından kurtulmaya meyusâne çabalar*ken, Risale-i Nur Hızır gibi imdada yetişti.» (Kastamonu Lâhikası sh: 55)

    «Sual: Bütün kıymettar kitaplar içinde Risale-i Nur, Kur’ân’ın işaretine ve iltifatına ve Hazret-i İmam-ı Ali’nin (r.a.) takdir ve tahsinine ve Gavs-ı Âzamın te*veccüh ve tebşirine veçh-i ih*tisası([42]) nedir? O iki zâtın kerametle Risale-i Nur’a bu kadar kıymet ve ehemmi*yet vermenin hikmeti nedir?

    Elcevap: Malûmdur ki, bazı vakit olur, bir da*kika, bir saat; ve belki bir gün, belki seneler ka*dar; ve bir saat, bir sene, belki bir ömür kadar netice verir ve ehemmiyetli olur. Meselâ, bir da*kikada şehid olan bir adam, bir velâyet kazanır. Ve soğuğun şiddetinden in*cimad etmek zama*nında ve düşmanın dehşet-i hücu*munda bir saat nöbet, bir sene ibadet hükmüne geçebi*lir.

    İşte, aynen öyle de, Risale-i Nur’a verilen ehem*miyet dahi, zamanın ehemmiyetinden, hem bu asrın şeriat-ı Muhammediyeye (a.s.m.)([43]) ve şeâir-i Ahmediyeye (a.s.m.)([44]) ettiği tahribatın dehşetin*den, hem bu âhirzamanın fitnesinden eski za*mandan beri bütün ümmet istiâze etmesi cihetin*den, hem o fitnele*rin savletinden([45]) mü’minlerin imanlarını kurtarması noktasından, Risale-i Nur öyle bir ehemmiyet kesb et*miş ki; Kur’ân ona kuvvetli işaretle iltifat etmiş. Ve Hazret-i İmam-ı Ali (r.a.) üç kerametle ona beşaret([46]) vermiş. Ve Gavs-ı Âzam (r.a.) kerametkârâne ondan haber verip tercümanını teşci etmiş.([47])



    Evet, bu asrın dehşetine karşı taklidî olan itika*dın istinad kaleleri sarsılmış ve uzaklaşmış ve perde*lenmiş olduğundan, her mü’min, tek başıyla dalâletin cemaatle hücumuna mukavemet ettire*cek gayet kuv*vetli bir iman-ı tahkikî lâzımdır ki dayanabilsin.



    Risale-i Nur, bu vazifeyi en dehşetli bir zamanda ve en lüzumlu ve nazik bir vakitte, herkesin anlayacağı bir tarzda, hakaik-i Kur’âniye ve imaniyenin en derin ve en gizlilerini gayet kuv*vetli burhanlarla ispat ederek, o iman-ı tahkikîyi taşıyan hâlis ve sadık şakirtleri dahi, bulundukları kasaba, karye ve şehirlerde, hizmet-i imaniye iti*barıyla âdetâ birer gizli kutup([48]) gibi, mü’min*lerin mânevî birer nokta-i istinadı olarak, bilinmedik*leri ve görünmedikleri ve görüşülmedikleri halde, kuvve‑i mâneviye-i itikadları cesur birer zâbit gibi, kuvve-i mâneviyeyi ehl-i imanın kalblerine verip mü*’minlere mânen mukavemet ve cesaret veri*yorlar.» (Şualar sh: 748)





    --------------------------------------------------------------------------------

    [1] Dinin müslümanların birbirine karşı kullanmak için verdiği hoşgörü

    [2] Ulaşmak, erişme yolunu

    HAŞİYE Yani, elması elmas bildiği halde, camı ona tercih eder.

    [3] Süyûtî, el-Fethü'l-Kebîr: 1:315, 2:185, 3:9; el-Hâvî Li'l-Fetâva: 2:217; Ebû Abdullah Deylemî, Müsnedü'l-Firdevs: 1:266.

    [4] Buhari, Daavât: 37, 39, 44, 45, 46, Ezan: 149, Cenâiz: 88, Fiten: 26; Müslim, Mesâcid: 127, 128, 130-134; Müsned, 6:139.

    [5] Miladi 1912

    [6] Miladi 1942

    [7] Deccal ile ilgili hadis

    Â



    (*) Bizim muradımız, medeniyetin mehasini ve beşere menfaatı bulunan iyilikleridir! Yoksa, medeniyetin günahları, seyyiatları değil ki; ahmaklar o seyyiatları, o sefahetleri mehasin zannedip taklid edip malımızı harab ettiler. Medeniyetin günahları, iyiliklerine galebe edip seyyiatı hasenatına râcih gelmekle, beşer iki harb-i umumî ile iki dehşetli tokat yiyip o günahkâr medeniyeti zîrüzeber edip öyle bir kustu ki, yer yüzünü kanla bulaştırdı. İnşâallah, istikbaldeki İslâmiyetin kuvvetiyle, medeniyetin mehasini galebe edecek, zemin yüzünü pisliklerden temizleyecek, sulh-u umumîyi de temin edecek. (Müellif-i muhteremi sonradan ilâve etmiştir.)

    HAŞİYE 2 Tesettür-ü nisvan hakk›nda Otuz Birinci Mek*tubun Yirmi Dördüncü Lem’as›, gayet kat’î bir surette is*pat etmifltir ki, tesettür kad›nlar için f›trîdir; ref-i te*settür f›trata münâfidir.

    [8] acaba

    [9] katılıp

    [10] vatanseverlik

    [11] milleti hafife almak ve milletle alay etmektir

    [12] İnsanların toplum hayatına

    [13] Kişi haklarına

    [14] Mert olan milli kabiliyetimizin boyuna

    [15] kötü ahlâk

    [16] yabancılarda medeniyetin iyilikleri etraflıca ve çokca

    [17] kötü seçim

    [18] alması zor olan

    [19] medeniyetin iyiliklerini

    [20] medeniyetin hatalı taraflarına çalıştığımızdan

    [21] Süslü elbiseli

    [22] yaldızlı

    [23] günahlar

    [24] Medeniyyetin fenalıkları. Kötülükleri

    [25] Şeriat kılıncıyla

    [26] nefsin kokuşmuş kötü istekleri

    [27] zoraki açtırma

    [28] (Medenî) kelimesinin Kur'ân alfabesine göre "mim" harfini kaldırırsak, denî kelimesi kalır. Buna binaen, "mimsiz medeniyyet" de denî ve alçak, zâlim, yerinde kullanılmıştır.

    [29] Batı kültürüne dayanan şimdiki medeniyet

    [30] Allah (cc) tarafından gönderilen din esaslarına

    [31] üstün

    [32] çoğunluğun huzuru (sosyal hayat)

    [33] geçici bir arkadaşlıktan, beraberlikten

    [34] ayrılığa

    [35] dindar hanımını

    [36] dinine bağlı, dindar

    [37] kocasının günahlarına

    [38] yazık

    [39] yüksek huyların, ahlâkın

    [40] Maksadına ulaşmak için ekseri silâh kullanan, siyâsî gizli ihtilâlci cemiyet

    [41] miras olarak gelen dinî duyguları

    [42] hususi olarak Ilgilenmesi yönelmesi

    [43] İslâm Kanunlarına

    [44] toplumda yaşanan İslâmî hayata

    [45] Saldırılarından

    [46] müjde

    [47] cesâret vermiş

    [48] zamanın en büyük mürşidi

  6. #16
    ***
    DIŞARDA
    Points: 9.735, Level: 66
    Points: 9.735, Level: 66
    Level completed: 22%,
    Points required for next Level: 315
    Level completed: 22%, Points required for next Level: 315
    Overall activity: 0%
    Overall activity: 0%
    Achievements
    Nuralanur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Vip Özel Üye
    Üyelik tarihi
    Jul 2009
    Yer
    xxx
    Mesajlar
    1.617
    Points
    9.735
    Post Thanks / Like
    Tecrübe Puanı
    17

    Standart Cevap: Süfyaniyetin Mahiyeti (İslam Deccalı)

    Allah cc ebeden razı olsun
    Allah’a bin kere hamd olsun. Sonra, ben cemiyetin iman selâmeti yolunda âhiretimi de feda ettim. Gözümde ne Cennet sevdası var, ne Cehennem korkusu. Cemiyetin, yirmi beş milyon Türk cemiyetinin imanı namına bir Said değil, bin Said feda olsun.

Sayfa 2/2 İlkİlk 12

Benzer Konular

  1. Gerçek İslam Ve Bugün Yaşanan İslam
    By Konyevi Nisa in forum İslami Konular Ve Kaynaklar
    Cevaplar: 2
    Son Mesaj: 21.06.09, 09:17
  2. Abdestin Mahiyeti
    By Konyevi Nisa in forum Abdest
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 01.02.09, 10:30
  3. Rızkın mahiyeti
    By SiLa in forum Alış veriş bilgileri
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 08.08.08, 15:42
  4. Abdestin Mahiyeti
    By SiLa in forum Abdest
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 15.07.08, 13:21
  5. Orucun Mahiyeti
    By Konyevi Nisa in forum Oruç
    Cevaplar: 0
    Son Mesaj: 20.06.08, 12:40

Bu Konudaki Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •